Halkımıza yararlı olmak istiyen diaspora Çerkeslerine!…
Önce samimi olacaksınız. İyi niyetli olacaksınız. Yalan söylemeyecek, riya yapmayacaksınız.
Halkımızın anadili ve kültürünü nerde nasıl koruyup geliştirebileceğine ilişkin bir gelecek
kurgunuz olacak. Sağlıklı bilgi edineceksiniz. Stratejinizi yani Anavatana Dönüşü değiştirmeyecek ancak yeni koşullara uyumlu taktik geliştireceksiniz.
Bulunduğunuz ülkede cumhuriyetlerimizin üyesi olduğu RF’nin, RF nezdinde de ülkelerinizin iyi niyet elçisi, kültür elçisi olacaksınız. Ülkeleriniz ile Rusya Federasyonunun arasındaki iyi ilişkilerin gelişmesinin, ticaret hacimlerinin büyümesinin halkımızın yararına olduğunu bilincinize kazıyacaksınız.
Çerkeslerin kendi devletleri ile olan ilişkileri kendilerinin belirleme hakkına saygı göstereceksiniz. Dünyayı gerçeklerini özümseyeceksiniz.
En önemlisii en iyiyi değil bulunduğumuz koşullar içinde elde edilebilecek en iyiyi amaçlayacaksınız.
Hiçbir durumu olmazsa olmaz diye önünüze koymayacaksınız.
Halkımızın anavatan kesiminin, “soykırım”, “sürgün” sözcüklerini kullanmak bir yana, diğer ülkelerde insanlarımız var diyemedikleri, iletişimimizin hemen hiç olmadığı yıllarda çok sayıda roman, öykü yazabildiğini, destanlarımızı derleyip yayınlayabildiğini hep göz önünde bulunduracaksınız.
Samimi olunduğunda en zor koşullarda bile halkımızın geleceği için çalışabileceğini hiç unutmayacaksınız.
Sunulan haklardan yaralanmadan, daha fazlasını elde etmeyi güya hedeflemenin en büyük yalan olduğunu kabulleneceksiniz.
Olumsuz sonuçlarından kendinizin etkilenmeyeceği söylem ve eylemlerde bulunmayacaksınız. Bunun insani olmadığını, ahlaki olmadığını hiç unutmayacaksınız.
Halkların tarihlerini kurguladıkları geleceklerine göre yazdıklarını bizim de tarihimizi “Anavatana Dönüş” gelecek kurgumuza göre yazmamız gerektiğine tüm benliğinizle inanacaksınız.
Yok oluşa kanat açanların torunları olarak, dilimizi kültürümüzü anvatanımızı koruyup geliştiren anavatan bekçilerine saygıyı içselleştireceksiniz…
“Beni doğuran kadın güzel değilse anam değildir” demiyeceksiniz.
Özetle halkımız ve anavatanımızı, çocukların analarına olan sevgisi ile değil, anaların çocuklarına olan sevgisi ile sevecek, sevecek, seveceksiniz…
Dr. MEŞFEŞ’Ü Necdet Hatam
